Kanun Teklifi bu kez 4/C için...
- 15.07.2015 10:11
- Güncelleme: 15.07.2015 10:11
Son günlerde başta CHP milletvekilleri olmak üzere personel beklentilerine dair Kanun Teklifi vermektedirler. Bu kervana HDP milletvekilleri de katıldı. İvedi olarak yapılan bu başvuruların personellerin talepleri hakkındaki sonuçlarından çok olası bir erken seçim çalışması olduğu gözden kaçmamaktadır. TBMM'ne Taşeron işçilerin kadroya alınması, Emeklilikte Yaşa Takılanlar hakkında Kanun Teklifine HDP milletvekillerinin 4/C'li personelin kadroya alınmasına dair Kanun Teklifi izledi. HDP İstanbul Milletvekilleri E. Beyza ÜSTÜN ve Sezai TEMELLİ 14 Temmuz 2015 Çarşamba günü; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 4ncü maddesinin c fıkrası kapsamında çalışanların halen görev yaptıkları kuruma yazılı olarak başvurmaları halinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 4’ncu maddesinin (a) fıkrası kapsamında koşulsuz olarak çalıştıkları kuruma kadrolu personel olarak atanabilmeleri için aşağıdaki gerekçeleri sunmak suretiyle TBMM’ye Kanun Teklifi sunmuşlardır. KANUN TEKLİFİ GEREKÇESİ 1980’lerden itibaren kamu kurumlarında uygulanan çalışma ilişkisinin ağırlık merkezi sözleşmelilik haline gelmiştir. Genel kamu hizmetlerinin memurlar aracılığıyla görüleceğine dair anayasal bir düzenleme bulunmasına rağmen sözleşmelilik ilişkisinin yaygınlaştığı bilinmektedir. Hem çalışma düzeninin parçalanmış yapısı yüzünden, hem de her an iş akdinin feshiyle veya uzatılmaması tehdidiyle yüz yüze kalan çalışanların motivasyonu ve iş yerindeki çalışma barışı tehlike altındadır. 4/c istihdamının 1965 yılında kabul edilen Devlet Memurları Kanunu’ nda ki adı yevmiyeli personeldir. 1970 yılında yapılan değişiklik ile yevmiyeli personel kaldırılmış, 4/c bendindeki işçilerle ilgili düzenleme yapılmıştır. 1972 yılında ise dörtlü istihdam biçimine geçilmiş, işçiler d fıkrasına kaydırılarak, c fıkrasına geçici personelle ilgili düzenlemeler yapılmıştır. 1972 yılında 2 sayılı KHK ile yapılan düzenlemeler, 1974 yalında yapılan birkaç değişiklikle beraber günümüze kadar gelmiştir. Geçici personel sözleşme ile çalışmaktadır ve sözleşmeler özel hukuk alanına girer. Fakat işçi sayılmadıkları açıkça belirtilmiş ve İş Kanunu’ nun kapsamı dışına çıkarılmışlardır. Yani geçici personelin durumunu düzenleyen kurallar özel olarak belirlenecektir. Geçiciliğin ücretli emek açısından önemli sonuçları vardır. Geçici personelin, bir yandan sözleşme ile çalıştırılan ama öte yandan işçi sayılmayan kişiler olmaları, daha baştan işçilik statüsünün Anayasa ve yasalarca sağlanan hak ve güvencelerinin kapsamı dışında bırakılmaları sonucunu doğurmaktadır. Öncelikle, hem işçi sayılmama ve hem de yalnızca yürütmenin tek yanlı olarak belirleyeceği ücret sınırları içinde çalışma zorunluluğu, örneğin personelin sendika, toplu sözleşme ve grev haklarından yoksun bırakılması sonucunu doğurmaktadır. Bu haklar, uluslararası sözleşmelerle korumaya alınmış, işçi sayılmayan denilerek yapılan biçimsel tanımlarla yoksun bırakılmayacak insan haklarıdır. İşçi olarak tanımlanmadığı için anayasal, yasal haklardan ve uluslararası sözleşmelerin güvencesinden mahrum bırakılan 4/c personeli için yapılan düzenlemeler kanun önünde eşitlik ilkesine de aykırıdır. “ gerekçelerini sunmak suretiyle 657 sayılı Kanunun 4’ncu maddesinin (c) fıkrası kapsamında çalışanların çalıştıkları kuruma kadrolu personel olarak atanması amacıyla aşağıdaki Kanun Teklifini TBMM’ye sunmuşlardır.