Sağlıkçılar 663'ten şikayetçi
- 09.07.2015 12:08
- Güncelleme: 09.07.2015 12:08
663 KHK Sonrası yerinden, ekonomik ve daha iyi yönetim bekleyen sağlık çalışanları eskisinden daha mutsuz.
ANADOLU SAĞLIK-SEN BASIN AÇIKLAMASI: Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere bağlı teşkilatlarının yeniden yapılanmasına neden olan değişiklik pek çok sıkıntıyı gündeme getirdi. Sağlıkta yenilenme sürecinin getirdiği sıkıntıların devam etmesi, yeni problemlerin ortaya çıkmasıyla sağlık çalışanlarının çalışma şartlarının daha da ağırlaşması, buna paralel olarak ücretlerin yerinde sayması üzerine kamuoyunu bilgilendirmek ve yetkililerin dikkatini çekmek üzere yazılı basın açıklaması yapan Anadolu Sağlık Sen Genel Başkanı Necip Taşkın, Sağlık Bakanlığı, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu diye üçe ayrılırken, Bakanlığın taşra teşkilatları da Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği, Halk Sağlığı Müdürlüğü, Sağlık Müdürlüğü diye üçe ayrıldı. Bu yapılanmayla birlikte Bakanlık, Sağlık Müdürlükleri ve hastanelerin bütün idarecileri görevden alındı. İktidar yanlısı ve yetkili sendika üyesi olanlar niteliklerine bakılmaksızın yönetici koltuğuna oturtuldular. Sağlık teşkilatlarındaki ilk sıkıntı bu şekilde başlamıştır, dedi. ACEMİ ve NİTELİKSİZ İDARECİLER YÜZÜNDEN SAĞLIKÇILAR CİDDİ SIKINTIYA GİRDİ Taşkın, açıklamasına şöyle devam etti: “Sistem, başta hastaneleri ciddi sıkıntıya soktu. Sözleşmeli olarak atanan, ancak mevzuatı bilmeyen acemi yöneticiler elinde kurumlar heba edildi. İhtiyaçlar zamanında temin edilemedi. Hizmet; etkili, verimli bir şekilde sunulamadı. Hastane işletmeciliğini bilmeyen, ancak yüksek maaşlarla Müdür, Müdür Yrd. Başhekim, Genel Sekreter yapılan görevliler ne yapacaklarını şaşırdılar. Öncelikli görevlerinin kamu sağlığı olduğunu unuttular ve kendilerine yüksek maaşlı gösterişli makamlar sunan patronlarına hizmeti kendilerine şiar edindiler. Personel özlük işlerinden anlamayan, mali, teknik ve hukuki konulardan bihaber olan idareciler, denetim ve gözetim yetkilerini kullanamayacak kadar aciz, bir o kadar da niteliksiz ve beceriksiz olunca, daha çok icazet alma, referansla iş yapma yolunda kendilerini ispatlamaya çalıştılar. Hastane idarecileri kendilerini atayanlara şirin görünmek için başta yetkili sendikaya üye yapma, yetkili sendikanın üyelerini koruma ve kollama, onların daha rahat olmalarını sağlama ve onların döner sermayeden daha yüksek ücret almasını sağlamak için her şeyi yaptılar. Asıl işlerini bırakarak yetkili sendika üyelerinin hamiliğini üstlendiler. Diğer sendika üyelerine her türlü baskıyı yaptılar. Bürolarda işlerini yavaşlattılar. İşlerini erteleyerek yıldırma politikası uyguladılar. Tayinle tehdit ettiler, sicillerini bozdular. Diğer sendika üyelerini hastane içerisinde oradan oraya gezdirdiler, sürdüler. Görevlerini yapan dürüst personeli yıprattılar. Sağlık çalışanlarını ezmek, sindirmek ve yıldırmak için her yolu mubah gören niteliksiz idareciler, sağlık çalışanlarının kâbusu haline gelirken, bunların motivasyonunu bozarak işe uyum problemi yarattılar. Çalışma ve işyeri huzurunun bozulması gibi olumsuz sonuçları ortaya çıkardılar. SAĞLIKÇILARIN ÇALIŞMA KOŞULLARI AĞIR. Kurum içinde idareci ve yetkili sendika temsilcilerinin mobbing’i yetmiyormuş gibi bir de dışarıdan gelen tehlikeler sağlık çalışanlarının psikolojisini olumsuz etkiledi. Darp, tayin tehdidi, taciz, iftira, hastalık kapma riski, yorgunluk, fazla mesai, fiziki mekânın olumsuzluğu, öldürülme gibi riskler yüzünden sağlık çalışanları kendi aralarında bile tahammülsüz olurken hastalara karşı nasıl tahammül gösterecekler? Bu kadar olumsuz iş koşullarının bir arada bulunduğu bir iş yerinde çalışandan verim beklemek adil değildir. İdareciler şunu iyi bilmelidir; sağlık çalışanlarını hastaların yanında tahkir eden idareciler, siyasiler ve yerel Bürokratlar, özveriyle çalışan sağlıkçıları itibarsızlaştırarak hem kuruma, hem de kendilerine olan özgüvenlerini kaybetmelerine neden olmuşlardır. SAĞLIK TEŞKİLATLARINDA ADALET YOK OLDU. Yurtdışından sağlıkçı ithal etmek isteyen Bakanlığın göz çıkarmadan önce iyice düşünmesini istiyoruz. Sağlık teşkilatlarında idarecilik yapan Doktor, Sağlık Memuru, Hemşire ve diğer görevlileri asli görevlerinde çalıştırın personel açığı yarı yarıya azalır. Torpilli olanlar masa başında çay ve sohbetle günü kurtarırken, garibanların gece gündüz uykusuz ve yorgun bir şekilde her türlü riskle karşı karşıya kalarak çalışmasını adil bulmuyoruz. Sağlık teşkilatlarında adalet duygusu yok edildi. SORUNLARIM BİR AN ÖNCE ÇÖZÜLMESİNDEN YANAYIZ. Anadolu Sağlık Sen olarak, özlük haklarının günün şartlarına göre düzenlenmesini talep ediyoruz. Sağlık çalışanlarının gece gündüz yoğun tempoda çalışarak yıprandıklarını artık görün. Hastalık kapma, darp, taciz ve öldürülme risklerine rağmen görevini en iyi şekilde yapmaya çalışan sağlık çalışanlarına hak ettikleri maaş, yan ödeme ve ikramiyelerinin verilmesi gerektiğini, bugüne kadar birikmiş ve çözülememiş sorunların çözülmesini talep ediyoruz. Bakanlığın, gece gündüz özverili bir şekilde çalışan sağlıkçıların insan olduklarını hatırlamasını istiyoruz. Sağlık çalışanlarını bunalımdan kurtaracak çözümler üretilmesini bekliyoruz. Sağlık Bakanlığının uluslararası sözleşmeleri dikkate almasını, sağlık çalışanlarının maddi ve manevi sıkıntı içinde olduklarını görmesini, hastanelerin genelinde büyük sıkıntılar olduğunu, iş yükü ve yoğunluğu nedeniyle aşırı yıpranma, moral çöküntüsü olduğunu görmesini istiyoruz. Sağlık Bakanlığı, teşkilatlarındaki ücret adaletsizliğini bir an önce gidermek için çalışma başlatmalıdır. Olumsuz çalışma koşulları iyileştirilmediği müddetçe, özlük haklarında yeni bir düzenleme yapılmadığı, mobbing ve şiddet önlenemediği müddetçe sağlık çalışanlarından verim alınamaz.